Kendimize 40 soru! Bir kitap, bir film, bir dizi!

Bu hafta içeriğimizde neler var?

  • İyi bir çığır aç, hayatını değiştir

  • Kendimize 40 soru

  • İşler nasıl değişebilir

  • Bir kitap, bir film, bir dizi

  • Yeni yıl için 20 akıllı içerik pazarlama stratejisi

  • Video oyunları ve zihin

  • En popüler isimler

  • Her girişimcinin izlemesi gereken 10 video

  • Yeni bir çağın eşiğinde mi?

J. CLEAR’DAN 3 FİKİR!

1- Hazırlığın nihai şekli, belirli bir senaryo için planlama yapmak değil, belirsizliği kaldırabilecek bir zihniyettir.

2- Hayatın bazı alanlarında, ancak başlamakla değerin kilidi açılır. 

Beş dakikalık bir egzersiz veya kısa bir yürüyüş bile ruh halinizi sıfırlayabilir ve vücudunuza fayda sağlayabilir. 

Diğer alanlarda, bitirme ile değerin kilidi açılır. Nehrin ortasına bir köprü inşa etmenin sana hiçbir faydası yok. Değeri gerçekleştirmek için projeyi tamamlamanız gerekiyor.

Başlamanız mı yoksa bitirmeniz mi gerekiyor? 

Bir beden mi inşa ediyorsun yoksa bir köprü mü yapıyorsun? (Güzel soru. Şu an ne yapıyorsun?)

3- Net üretkenliğiniz, yaşamınızdaki üretken ve üretken olmayan güçlerin dengesidir.

Çabanın nasıl artırılacağını düşünmek için çok fazla zaman ve enerji harcanır, ancak sürtünmeyi azaltarak kazanılacak çok şey vardır.

Bir araba yalnızca gaza basarsanız değil, tümsekleri kaldırırsanız da daha hızlı hareket eder.’’


Dün paylaştığım ‘Blog’a gelen 10.000 ziyaretçinin anlattığı gerçeklik!’ başlıklı makaleyi okumadıysanız bir göz atabilirsiniz.


İŞLER NASIL DEĞİŞİR

Newport’un kitap ve makalelerini değerli buluyorum.

Verdiğim eğitimlerde kitap özetlerinide paylaştığım bir yazar. Sosyal medya bağımlılığına karşı karakterli duruşu ve mücadelesi takdire şayan. Bu tür kişiliklerin mücadelesine katkı sunmakta ileriye dönük faydalı olabilir.

Son yazdığı makalede ise yine yeni bir bakış açısı getiriyor.

“Her gün bir ofise gelmek gibi yerleşik bir faaliyet, esasen bir gecede tersine çevrilebilirse, profesyonel yaşamımızın başka hangi yönleri yeniden tasavvur edilebilir?”

Newport, günümüzde işlerimizi nasıl değiştireceğimize dair fikirler bulmak için insanların nasıl çalıştığının derin tarihini araştırıyor.

HER YIL KENDİNİZE SORABİLECEĞİNİZ 40 SORU!

Soru sormayı hayatımın her anlamda bir strateji olarak kullanmaya gayret ediyorum. Birçok bilinmezin ve sorunların çözümünde kendinize soru sorduğunuz an birçok cevabı kendiliğinden bulabiliyorsunuz.

Ama soru sormak için de ciddi anlamda soru kalıplarını bilmek, çalışmak gerekiyor. Aksi halde 5-10 soru kalıbı içerisinde sıkışıp kalınabilir.

Sizlere yıl içerisindeki bültenler boyunca birçok soru kalıbı göndereceğim inşallah. 

Bugün için Stephan’ın yıl değerlendirmesine dair sorduğu bu sorularla bir tefekkür yapabilirsiniz.

Cevap verirken muhakkak sisteminizi kurduğunuz not uygulaması üzerine cevaplarınızı işlemeyi unutmamalı. Zira sonraki yıl tekrar baktığınızda hem bir durumu değerlendirme, hem strateji belirleme, hem de bir daha oluşması açısından size çok çok fayda sağlayabilir.


VİDEO OYUNLARI İLE İLGİLİ İLGİNÇ BİR ÇALIŞMA

Neil Postman bir keresinde " Yeni bir teknoloji bir şey eklemez veya çıkarmaz. Her şeyi değiştirir."

Aşağıdaki sosyal medya çalışmasının önerdiği gibi, bu belirli bir teknolojinin etkisini tamamen iyi veya kötü olarak yazamayacağımız anlamına gelir.

Video oyunlarının çocukların bilişsel gelişimi üzerindeki etkisine ilişkin son araştırmalar, oldukça siyah veya beyaz olmayan bulgular ortaya koyuyor:

"Çok sayıda araştırma, video oyunlarını davranış ve zihinsel sağlık sorunlarıyla ilişkilendirdi. daha fazla araştırmaya değer bu popüler eğlence ile ilişkili bilişsel faydalar olabilir."

Bu makaleyi okuyun >>

KİTAP

Erich From, psikoloji dünyası ve okuru dışında çok fazla bilinen bir isim değil. Ancak, çok orjinal tesbitleri var.

Bu kitapta da çok önemli noktalara değiniyor.

‘Sevmek bir sanat mıdır?’ cevabı aranırken: din, anne, baba sevgilerine de değiniyor.

Kitaptan bazı pasajlar:

Sevgi kusurları yok etmez, onları da kabul eder. Bir insanı, hiç sebep yokken yüreğinizde sıcacık hissediyorsanız, işte bu gerçek sevgidir.

Birisini sevmek yalnız güçlü bir duyguya kapılmak değildir; bir karardır, bir yargıdır, bir söz vermedir. Sevgi yalnızca duygudan oluşsaydı birbirini ölünceye dek sevmek için söz vermek gerekmezdi. Duygular gelip geçicidir. Eyleme yargı ve karar karışmamışsa duygunun ölünceye dek süreceğini nasıl bilebiliriz.

Olgunlaşmamış sevgi, "Seni seviyorum çünkü sana ihtiyacım var" der. Olgunlaşmış sevginin söylediği ise "Sana ihtiyacım var çünkü seni seviyorum" dur.

Aslında birbirleri için o yanıp tutuşmalar, deli divane olmalar, daha önceki yalnızlıklarının derecesini gösteren bir kanıtken, sevgilerinin şiddetinin ölçüsüymüş gibi kabul ederler.

Sabrın ne olduğunu hakkında fikir sahibi olmak isteyen biri, bir çocuğun yürümeyi öğrenmesini seyretmelidir.


Bültenin tamamına ulaşmak için yıllık abone olarak bizlere destek olabilir veya bültenin devam etmesi için sponsorumuz olabilirsiniz.

blog@rapolat.com

Önceki
Önceki

'Problemleri ancak sorunlarını halletmiş insanlar çözecektir'

Sonraki
Sonraki

Gerçek motivasyon ve kazanma stratejisi için 3 yöntem!