‘’Yeni Bir Din Yaratılabilir’’

Unsplash

Büyük Reset ekibinin uzun zamandır hayalini kurduğu tek din meselesi yapay zeka ile birlikte olacak gibi gözüküyor.

Komplocular sık sık dijital çağda tek tip para, tek tip insan, tek devlet meseleleri üzerinde çokça duruyordu.

Eski bir komplocu yaftası vurulmuş biri olarak, tek devlet düşüncesine karşı olmadığımı, irşad tebliğ için çok büyük bir fırsat olabileceği üzerinde daha önce durmuştum. (Ama tek devlet düşüncesinin gerçekleşme ihtimali yok. Birilerinin böyle bir hayali var ise onlar sadece bir hayal olarak kalacak.)

Hakeza -tek tip para/dijital para- köleler için değerlendirilebilir ise büyük bir fırsat olabilir.(Kripto paraları kastetmiyorum. Sistemli ve zati değeri olan bir para olmalı.) En azından bankacılık zulmü altından kurtulmak için bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Zira düşünülen projede çok büyük boşluklar var. Parayı kontrol etme fikrinin dezavantajları olabileceği gibi çok büyük kazanımlarıda var. Ayrı bir mevzu…

Tek din meselesine gelince bu fikrin olabilme ihtimali çok söz konusu değil ama İbrahimi dinler dışında olan yeni dinler gibi bir şey çıkabilir mi, ya da kendilerince yeni bir din kitabı yazılabilir mi? İşte bu tartışılabilir.

Gerçi bir süre önce kilisede yapay zekanın vaaz vermesi birçok farklı şeyin gerçekleşme ihtimalini göstermiyor değil.

Takip edenlerin bildiği üzere Almanya'daki bir kilisede ChatGPT sohbet robotu 300'den fazla kişiye vaaz verdi.

Viyana Üniversitesi'nden ilahiyatçı ve filozof olan Jonas Simmerlein tarafından oluşturulan çalışmada, vaaz 40 dakika sürdü ve bilgilerin yüzde 98'i makineden üretildi.

Yapay Zeka, geçmişi geride bırakma, bugünün zorluklarına odaklanma, ölüm korkusunun üstesinden gelme vs. konusunda vaaz verirken kilisedekiler dikkatle dinlediler.

Vaazın olumlu bir hizmet olduğunu söyleyen cemaat üyeleri de olmadı değil.

31 yaşındaki kilise mensubu Marc Jansen, "Aslında daha kötü olduğunu hayal etmiştim. Ama ne kadar iyi çalıştığına kesinlikle şaşırdım. Ayrıca, yapay zekanın dili, zaman zaman biraz inişli çıkışlı olsa da iyi çalıştı" dedi.

Bir başkası ise ‘Yapay zeka artık dini bir lider’ ifadesini kullandı.

Mesele değerlendirildiğinde, hali hazırdaki dinler için ilginç deneyimler yaşanacak gibi gözüküyor.

Bu olaydan bir süre ise hepimizin bildiği filozof farklı bir söylemle karşımıza çıktı. Açıkçası bu fikri Harari gibi birisinin seslendirmesini beklemiyordum.

Zira, çıkardığı üçleme seri kitaplarında çok orijinal noktalara temas eden ve varlığı iyi okuyabilen biri.

Bu son anlatısında da yine objektif bir analiz bekliyordum ama o bir talep ve yeni bir arzu içerisinde olduğunu gösteren beyanlarda buldu.

Yapay zekanın yakında İncil'den daha kabul edilebilir yeni kavramlar ve inançlar icat edebileceğini söyledi.

Harari, birleşik ve "doğru" dinler kurmak için, yapay zeka yeni fikirler yaratabilir konusu üzerinde ısrarla durdu:

"Tarih boyunca dinler, insanüstü bir zeka tarafından, insan olmayan bir varlık tarafından yazılmış bir kitaba sahip olmayı hayal etti" diye açıkladı.

Ve devamında ise şu ifadeleri kullandı:

‘’Birkaç yıl içinde, gerçekten doğru olan dinler olabilir... kutsal kitabı bir yapay zeka tarafından yazılan bir dini düşünün...Bu birkaç yıl içinde gerçek olabilir." diyor.

Sistemin başrolünü oynayan Dünya Ekonomik Formuna sonradan eklemlenen Harari’nin bu yaklaşımına inanabilecek ve birileri tarafından Yapay Zeka ile ortaya çıkarılabilecek yeni bir dine tabi olacak milyonlarca insan olabilir.

Zamanında, teknolojinin olmadığı bir dünyada OSHO gibi bir müptezelin peşinden 2-3 milyon insanın gittiği bir dünyada, bir robot sisteminden çıkan kitaba da inanacak birileri muhakkak olacaktır.

Ki, Harari gibi inançsızlarda yaklaşım şu:

‘’Yüzyıllar önce milyonlarca Hıristiyan, İncil'in gerçekliğini sorgulamaya asla cesaret edemeden kendilerini kendi kendini besleyen mitolojik bir balonun içine kilitlediler..."

Ayrıca, İncil'in sadece kurgu olduğunu söylüyor ve onu Harry Potter gibi kurgusal romanlarla karşılaştırıyor. 

Harari, "Milyarlarca insan bu hikayelere binlerce yıldır inandı. Bazı sahte haberler sonsuza kadar sürer" demişti.

(Bu arada, ‘daha önce Hararinin olumlu cümlelerini birçok kez paylaşmış biri olarak, neden bu adamı şimdi gömüyorsun? Diye bir soru akla gelebilir. Bu bülten okuyucularının kültür seviyesi bunun neden olduğunu bilecek kadar ufukları geniş olduğu için, bu soruya cevap vermeyi gerek görmüyorum.)

Konuya devam edecek olursak, neden OSHO-Harari örneğin verdim?

Çünkü ikiside dinleri çok iyi analiz etmiş ve dinlerdeki kendilerince açık buldukları yerleri öne sürüp, dinlerin varlığının anlamsız olduğunu kelimelerin sihrini kullanarak insanları rahatça yönlendirebilecek bir zekaya sahipler.

Mesela Harari daha önce şöyle bir ifade kullanmıştı:

‘’Dini yalan haberlerle aynı kefeye koymama birçok kişinin kızacağının farkındayım ama mesele tam olarak bu. Bir uydurma habere 1000 kişi bir ay boyunca inanırsa bu yalan haberdir.

1 milyar insan 1000 yıl inanırsa, bu bir din olur. Ve müminlerin duygularını incitmemek (veya gazaplarına uğramamak) için ona 'yalan haber' demememiz tembihlenir."

İnancı zayıf olan genç birine bu cümleyi söylediğiniz de hemen etkileyebiliyor ve adam haklı diyor.

Zira günümüzde yalan bir yaşam formu. Ve bu yaklaşımla, kolaylıkla bir din veya kitapta yalan olabilir inancı aktive edilebilir…Ki, bu zaten yapılıyor.

Evet, kısacası dünyadaki 1 milyar civarı ateist için veya diğer dinlerdeki milyonlarca zayıf inançsız insanlar için yapay zeka eliyle, Harari gibi isimlerin baktığı çerçeveden yola çıkarak yeni bir din meydana getirilebilir.

Milyarlarca bilginin yüklü olduğu bir sisteme, doğru soru -prompt- ve cevaplarla kendilerine göre yeni bir kutsal kitap çıkarılabilir. Hatta birçok yeni fikri akımlar dahi meydana getirilebilir.

Ki, yapay zeka ilk çıktığı andan itibaren sistemli olarak sürekli kullanan biri olarak şunu ifade edebilirim.

Bu araçları hakikat veya şer yolunda fark etmez, kim bir strateji için, siyaset, din veya güç için kullanmak isterse, çok büyük bir mesafe, kazanım, çok hızlı bir ilerleme vs. Gibi aklınıza gelebilecek her anlamda değerlendirilebilecek imkanlar sunuyor.

Açıkçası Hristiyan dünya içerisinde de bunu benimseyen bir kitle olacak gibi gözüküyor. Daha şimdiden misyoner faaliyetleri için bu fırsatı nasıl kullanabiliriz diyorlar.

Misal, İncil çevirmenleri, metin çevirileri üzerindeki çalışmalarında yapay zekayı zaten kullandıklarını ve böylece bu genel süreci hızlandırdığını ifade ediyorlar.

Çevrimiçi sohbet robotları, insanları 4000'den fazla dilde İncil ve Hristiyan kaynaklarına yönlendirerek kültürler arası iletişim engellerinin aşılmasına yardımcı olabileceği üzerinde bir planlama içerisindeler.

Bir uzmanları, ‘bir dilden diğerine geçme yeteneği var, engeller hızla azalıyor’ diyerek kendi dinlerinin tebliğleri için şimdiden planlama yapmış durumdalar.

Missio Nexus'un Başkanı Ted Esler aynen şöyle diyordu:

‘Artık geri dönüş yok… Bize sunulan çok, çok, çok sayıda uygulama yeni vahşi sınır yarattı ve etkisi çok büyük olacak.’’

Evet, meselenin özü itibariyle birileri bu aracı kullanarak milyarlarca insana etki edecek. Birileride köleliğe devam edecek.

Şuan için Profesörleri bile alt eden bu sistem karşısında milyarlarca insan bir noktada çaresiz durumda kalabilir.

Bilgi insanda sisteme etki anlamında bir güç iken artık yapay zeka karşısında anlamını yitirebilir noktaya ilerliyor.

Uzmanlar artık o uzmanlık bilgilerini hayatlarında yaşamıyorlarsa, bilgili olmalarının toplum nazarında bir değeri kalmayacak. Çünkü artık ellerinde onlardan daha bilgili olan ve 24 saatte ulaştıkları ve her soruya binlerce seçenek ile cevap veren bir alim-bilgin ve bir uzman var.

Kısaca, birçok mesleğin risk altında olduğu artık su götürmez bir gerçek. (O yüzden geç olmadan işine içine girmeli ve bu meseleyi öğrenmeli ve bu mesele ile sistemin içerisinde var olmaya çalışmalı. Zira büyük kırılmadan sonra, tekrar dinler çağı geldiğinde kendini hazırlamayan insan, toplum, devlet ve dinler ciddi tıkanıklıklar yaşayacaklardır.)

Bir diğer aşaması ise, artık inançlar noktasında da birçok dönüşümün somut olarak olumlu veya olumsuz anlamda bir değişime sebep olacağı bir dönemdeyiz.

Önemli olan ise, biz Müslümanlar veya hak yolda olduğunu söyleyen ve bunu bir yaşam şekli olarak benimseyen Müminler olarak bu meselenin şu an için neresindeyiz ve ne durumdayız?

Unsplash

Daha iyi bir yönetici olmanıza yardımcı olacak 12 adım!

Khan’dan yöneticiler için 12 kısa öz tavsiye. Sadece yönetici değil çalışanlarda hayatlarına geçirebilir. Sonuçta çocuk yönetmekte bir yöneticiliktir. Arkadaşı, arkadaşları yönetmekte.

Bazılarını uygulayan birçok yönetici hemen farklı bir noktaya gelebiliyor. Uygulamakta fayda var.

‘‘Vizyonu oluşturun:

• Başarının neye benzediğini tanımlayın.

• Bunu belirli hedeflere çevirin.

Vizyonunuzu şirkete iletin:

• İlgili tüm paydaşlarla konuşun.

• Bu hedeflerin nasıl başarıya ulaşacağını anlamalarına yardımcı olun ve onları ikna edin.

Stratejiyi oluşturun:

• Vizyon: hedefimiz.

• Strateji: oraya nasıl gideceğiz.

• Ekibin vizyonunu gerçekleştirmesini sağlayacak görevlerin ve kilometre taşlarının bir listesini oluşturun.

Stratejiyi uygulamak için doğru kişileri işe alın:

• Ekibinizin stratejiyi uygulamak için hangi becerilere ihtiyacı olduğunu belirleyin.

• Bu kriterlere uyan kişilerle görüşün ve işe alın.

Yeni işe alınanları eğitin ve koçluk yapın:

• Önce onlara bir görevi nasıl yapacaklarını kendiniz yaparak öğretin.

• Daha sonra onlardan bunu yapmalarını ve iyileştirme için boşlukları belirlemelerini isteyin.

• Kabul edilebilir bir seviyede uygulama yapana kadar bunu yapmaya devam edin.

Ekibinizin işlerini yapması için gerekli kaynakları sağlayın:

• Bu, ekipman ve bütçelerden gerekli araçlara kadar her şeyi içerir.

Yüksek performans sağlamak için bir süreç oluşturun:

• Ölçülebilir hedefler belirleyin.

• Bu hedeflere ulaşmak için gereken işi delege edin.

• Her doğrudan raporla haftalık bire bir performans izleyin.

• Neyin iyi gitmediğini belirleyin ve düzeltin.

Takımınızı motive edin ve moralinizi koruyun:

• İddialı ama ulaşılabilir hedefler belirleyin.

• Yol boyunca her galibiyeti kutlayın.

• Herkesin çalışmalarının karşılığını aldığından ve takdir edildiğinden emin olun.

Kültürü oluşturun:

• Kültür: ne yapıyoruz ve nasıl yapıyoruz (değerler).

• Bir örnek oluşturarak kültürü şekillendirin - çalışma şeklinizde ekip değerlerini somutlaştırın.

• Başkaları bu değerleri somutlaştırdıklarında onları kutlayın.

Geleceğin nasıl olacağını tahmin edin:

• Daima 3-6-12 ayı planlayın.

• Kaçınılan problemler, çözülen problemlerden daha iyidir.

• Gelecekteki fırsatları belirleyin ve ekibinizin yararlanmaya hazır olduğundan emin olun.

Kişilerarası becerilerinizi geliştirin:

  • Öğrenmek.

  • Dinlemek.

• İletişim.

• Motive edin.

• Geri bildirimde bulunun.

• Geri bildirim alın.

Kendinizin farkında olun. Kendiniz üzerinde çalışın:

• İyi yönetim, kendinizi yönetmekle başlar.

• Güçlü ve zayıf yönlerinizin farkında olun.

• Güçlü yönlerinizi en üst düzeye çıkarmak ve zayıf yönlerinizi sınırlamak için tutarlı bir şekilde çalışın.’’ (Z. Kahn)

Unsplash

Kitap ve Makale Okurken Stratejik Hareket Edin

Kitap okurken genellikle önemli yerlerin altını çizer ve sonrasında dönüp tekrar bakmayız. Bu da haliyle okunan ve altı çizilen binlerce bilginin yok olması demek.

Bu noktada stratejik birkaç atım atılabilir.

Lofico şu noktalara temas ediyor:

''Bir okumada her şey vurgulanırsa (altı çizilirse), gözden geçirme sırasında en önemli bilgileri belirlemek zorlaşır. Bu kafa karışıklığına yol açabilir ve metinden anlamlı içgörüler çıkarma becerinizi engelleyebilir. Yanlış bir üretkenlik duygusu verir.

Metni işaretleyerek çok şey başardığınızı hissedebilirsiniz, ancak gerçekte tek başına vurgulamak derin öğrenmeyi, hatta tam olarak öğrenmeyi garanti etmez.

Aşırı yapıldığında, bilginin önemini sulandırır. Ama doğru yapılır ise size zaman kazandırır.

Notları doğru şekilde vurgulamanıza yardımcı olacak üç yol:

✍️Daha sonra bilgi kartları oluşturmak amacıyla vurgulayın

Nihai hedef olarak bilgi kartları - özlü sorular ve cevaplar - oluşturmak, vurgulamaya bakış açınızı değiştirecektir.

Stratejik düşünmeye başlayacaksınız (hangi bilgi tam olarak X sorusunu yanıtlıyor? gibi.)

✍️Bir renk sistemi kullanın

Ana fikirler için sarı, destekleyici kanıtlar için yeşil veya tanımlar için mavi gibi farklı bilgi türlerine belirli renkler atayın.

Başlangıçtaki zorluk seviyesine göre renk kodları bile verebilirsiniz:

Yeşil daha kolay sindirilebilir kavramlar için,

sarı biraz karmaşık olanlar için,

ve kırmızı birden çok kez tekrar gözden geçirmeniz gerekenler için.

✍️ Yan tarafta özetle

Bir anahtar kavram kapsamlı bir şekilde ayrıntılı olarak açıklandığında, yer imleri kullanın veya bir boşluk bırakın ve kendi kelimelerinizle özetleyin.

Bu süreç;

1. Kitabınızı daha az kaotik hale getirecek

2. Son revizyon için tekrar geldiğinizde içeriği daha kolay hatırlamanızı sağlayacaktır.''

Unsplash

Yüksek Statü ve Aptallık: Neden?

Kendinizi yeniden keşfetme konusunda Mühendis Wei Dai :

"Yüksek statüye ulaştığınızda, zihninizin bir yanı en başta yüksek statüye ulaştığınız şeye olan ilginizi kaybetmenize neden olur. Kendinizi zaman zaman ilgili görünmek ve konumunuzu savunmak zorunda hissedebilirsiniz. ama artık gerçeği bilmek için yakıcı bir ihtiyaç hissetmiyorsun.

İşe yarayabilecek bir çözüm (ve bilinçli olarak seçmemiş olmama rağmen benim için çalıştığını düşünüyorum) periyodik olarak yeniden başlamaktır. Bir alanda tanınma elde ettiğinizde ve artık eskisi kadar ilginizi çekmediğinizde, farklı bir konuya odaklanan farklı bir topluluğa gidin ve düşük statüden (veya en azından çok yüksek olmayan) baştan başlayın. durum) konumu."

Makale: Yüksek Statü ve Aptallık: Neden?


Bild 200 Gazeteciyi Kovdu

Yapay Zeka’nın vurduğu bir diğer şirket ise Bild oldu.

Avrupa'nın en çok satan gazetelerinden Alman Bild gazetesi, yaklaşık 200 kişinin işten çıkarılmasına yol açacak 100 milyon avroluk bir maliyet düşürme programı duyurdu ve personelini “ yapay zekanın sunduğu fırsatlar” nedeniyle daha fazla editör kesintisi yapmayı beklediği konusunda uyardı.

Bild'in yayıncısı Axel Springe, personele gönderdiği bir e-postada, "Dijital dünyada yapay zeka ve/veya yapay zeka tarafından gerçekleştirilen görevleri, meslektaşlarıyla yollarımızı ayıracağız" dedi.

ÖZEL OKUL DOSYASI: Bursların Gerçek Yüzü, Öğretmenlerin Durumu

Video, yıllardır sömürü haline gelen çok çok önemli bir konuya temas ediyor.

Madde odaklı ailelerin sıklıkla düştükleri bir tuzak.

Evlatlarının iyi bir kariyeri olsun diye para harcamaktan ve arka planını araştırmadan düştükleri ve çocuklarının cahil bırakıldığı bir sistemin iç yüzü çok net şekilde anlatılmış.

Bir veli aynen şu cümleyi kullanmıştı:

''Maddi nedenlerle çocukları özel okuldan alıp devlet okuluna verdik, meğer devlet okulunun müfredatında oldukça geridelermiş...''

Videodan kısa notlar:

''- Misal, oğunuz Osman ile okula geliyorsunuz. Onu hemen bir bursluluk sınavına alıyorlar.

O bursluluk sınavındayken size hemen başka bir odada okulun pazarlamasını yapıyorlar.

Birkaç gün müdür, Osman çok kıymetli bir çocuk ve bizim burs sınavının sonunda da çok iyi bir başarı gösterdi, %50 burs almaya hak kazandı.

  • Senin Osman bir anda zekası fark edilmiş bir çocuğa dönüştü. Tabi veliler için gurur verici.

  • İşte dolandırıcılık orada başlıyor.

  • Bir süre sonra, bu okulların para kazanma uğruna şişirdikleri çocuklar o kadar büyük bir özgüvene sahip oluyorlar ki, inanamazsınız. Her şeyi bilen çocukmuş havasına giriyor. Oysa içi bomboş...

Unsplash

Birini İkna Etmek mi İstiyorsunuz? Hakimleri ikna edebilirsin

İkna teknikleri üzerine yazılmış birçok makale ve kitap okunduğu için konunun detayına girmeden kısaca makale içeriğine temas etmek istiyorum.

Yazarlar Maxim Sytch ve Yong H. Kim meseleyi biraz daha farklı ele almış. Hakim ve avukatlar nezdinden bilimsel bir araştırma yapmışlar. Makaleyi okumakta fayda var.

Kısaca bazı notlar:

  • Kişi hakkında önceden bilgi edin ve karakterini tahlil et, iletişim kur.

  • Akıl yürüten biri ise sende akıl yürüt.

  • Resmîyet olmadan konuşuyorsa, anlatını hikayeleştir.

  • Karşıdaki kişi iletişim kurarken özgüvenlerini ve uzmanlıklarını belirtiyor mu yoksa daha mütevazi bir yaklaşım mı sergiliyor? Hangi ölçüde deliller ve uzman görüşüyle yönlendiriliyor?

  • Kişisel bilgi paylaşımını ne kadar yapıyor? Duygularını açığa çıkarıyor mu yoksa profesyonel ve tarafsız mı davranıyor? Kişisel hikayesini anlattığında ne ölçüde savunmasızlık gösteriyor?

  • Bir soru sorarken ya da fikir belirtirken duygusal ve enerjik mi yoksa sakin ve aklı başında mı davranıyor.

  • Bununla birlikte karşınızdaki kişinin tercih ettiği iletişim taktiklerini not alın. Etkilemek istediğiniz insan yazıyı mı, Powerpoint sunumunu mu yoksa doğal bir konuşmayı mı tercih ediyor?

  • Bir toplantı yürütürken gerekli materyalleri ne kadar önceden temin ediyor ve toplantıdan önce veya toplantı sırasında insanların bu materyaller üzerinde ne kadar çalışmasını bekliyor?

  • Örnek: Belgeleri yazdıktan sonra yaklaşımlardan biri şunu ifade etmek olabilir:

    “Benim istediğim belge işte bu, onların bana verdiği belge ise bu. Bu farktan dolayı belge için hak sahibiyim.” Mantıklı ve doğrudan bir yaklaşım.

    Bir başka yol ise şunu söylemek olabilir:

    “Bakın, buradaki beyaz şövalyeler biziz. Aylardır savaşıyoruz; onlar ise yalan söylemeye ve çalmaya devam ediyorlar. Bunlar iyi insanlar değiller.” Bu yaklaşımla hâkimin sizin beyaz şövalye olduğunuzu düşünmesini sağlarsınız. Kağıtlara her baktığında beyaz şövalyenin siz olduğunu düşünür.

    Bazı hakimler böyledir. Bazıları ise bunun profesyonel olmadığını söyleyebilir ve size “Tek duyduğum söylediğiniz takma isimler” diyebilir.

    Hakimlerin dilsel tarzlarını aynalayan avukatların kazanmaları daha olası…

Unsplash

Unsplash

Unsplash

Beyazperde

FİLM

Şikago 7’lisi son dönemdeki hukuk filmlerinden biriydi. Kötü bir film diyemeyiz. Adil yargılama noktasında güzel bir tema işlenmiş.

Gerçek hikayeye dayanan film, Martin Luther King Jr. ve Robert F. Kennedy suikastlarının ardından, protestolar nedeniyle tutuklanan 7 kişinin yargılanmasını konu alıyor.

Yargılama sırasında hâkim Julis Hoffman’ın sanıklara karşı tutum ve davranışları ile, ABD’de yaşanan Afro-Amerikan karşıtlığı ve adil yargılanma hakkının ihlali açıkça gözler önüne serilirken, duruşmaların sonunda Şikago Yedilisi yozlaşmış sisteme görmezden gelinen gerçeklerle yanıt veriyor.

Çocuklarınızın fotoğrafını paylaşınca ne oluyor? İbretlik…

Orhan Toker yine önemli noktayı gündemi getirmiş!

‘‘Fotoğraftaki güzel hanım Nina Bott. Alman oyuncu ve sosyal medya Influencer'i. Sosyal medyada paylaştığı çocuklarının fotoğraflarını bakın nerede görmüş.

Çocuklarınızın fotoğrafını paylaşınca ne oluyor? Bir sürü şey oluyor aslında, ancak ben Alman Influencer ve oyuncu Nina Bott'un çocuklarının başına geleni anlatarak başlayayım. Nina, profesyonel olarak kullandığı Instagram kanalında çocuklarının fotoğraflarını da paylaşıyordu.

Bir gün Nina'ya isimsiz bir ihbar geldi ve oğlunun fotoğraflarının karanlık ağ (dark net)'te olduğu söylendi. Nina verilen web adresini açtığında oğlunun bir pedo* ağında listelendiğini ve oğlunun fotoğrafının altında yıldızlar olduğunu gördü.

Karanlık ağda pedofililerin oluşturduğu forumlar var. Burada fotoğrafları çalınan çocuklar listeleniyor. Çeşit çeşit konu başlıkları var. Örneğin biri "bebekle ilişki". İşte o konu başlığında Nina'nın bebeğinin alt bezi ile fotosu ve altında yıldızlar vardı.

Solda Lio'nun fotoğrafı var, sağında o resmi koyan podo*nin fantezisi. Alttaki yıldızlarda ise bebeği kategorilere göre değerlendirmişler. İlişkiye girilebilirlik, yüz güzelliği, tatlılık, form gibi. İsterseniz biraz da dark netten bahsedelim.


Darknet sitelerine bildiğiniz tarayıcılarla girilmiyor. Özel VPN tüneline ulaşabilecek tarayıcılardan lazım. O tarayıcıdan sende olsa da giremiyorsun. Şifre lazım.

Şifre lazım, şifre için referans, referans için de sana güvenmeleri gerekiyor. Peki sana nasıl güvenecekler? "Vallahi ben sapığım" dediğinde olmuyor. Oraya onların beğeneceği türden fotoğraflar (yani çıplak çocuk fotoğrafları) sağlaman gerekiyor.

Bak şu fotoğraftaki Mathew Falder, 32 yaşında dark net müdavimi. Şimdi hapiste... İşi çıplak çocuk fotoğrafı bulmaktı. Nasıl yapıyordu biliyor musun? Çocukların annelerinin paylaştığı fotoğrafları alıyor, eğer çıplak değilse fotoşopla hallediveriyordu.

Polisler Mathew'in bilgisayarında çocuk fotoğraflarını otomatik indiren uygulama buldular. Yani Mathew forumda diğer sapıklarla fantezi oyunları oynarken, bilgisayarı hesap hesap gezip paylaşılan çocuk fotoğraflarını indiriyordu.

"Benim çocuk büyük, ona yapmazlar" mı diyorsun? Bir daha düşün. Sosyal medyaya yeni girmiş çocuklarla romantik sohbet kuruyorlar. İşi ilerletip onlardan günün tabiri ile "nude" foto istiyorlar. Veren var mı? Hem de ne çok...

Bir de şantaj var. Çocuğunun fotoğrafını çıplak montajlayıp ona gönderiyorlar. "Eğer bana çıplak fotonu göndermezsen bu (fotoşoplu) fotoyu ifşa ederim, bütün herkes görür" diyorlar. Bu şantaja inanıp özel fotoğrafını gönderen kaç çocuk var biliyor musun? Görsele bak bence.
Dark nette daha ne konu başlıkları var bak: "Liseliyle..", "okul çocuğu...", "yaşlı seven kız". Şimdi "çocuk benim çocuğum, paylaşırım, paylaşmam" diyorsan sen bilirsin. Ha bir de senin çocuğun olmayan, sana emanet çocukları ünlü olacağım diye paylaşıyorsan bence yandın.

Artık paylaşma arkadaşım, PAYLAŞMA! Adam otomatik indiriyor ve pedofili fantezisine malzeme yapıyor.’’


Bu haftalıkta bültenimizin sonuna geldik.

👉 Bültenimize sponsor olabilir, reklam verebilir, yıllık abone olarak maddi destek verebilir veya devam edebilmemiz için bağış yapabilirsiniz. Üç arkadaşınıza tavsiye vererekte bu bilgilerin onlara ulaşmasına vesile olabilirsiniz.

Önceki
Önceki

Durum Vahim Ve Çok Büyük Problemler Var!

Sonraki
Sonraki

Tükenmiş Ruhun Bedensel Yorgunluğu!