''Allah değiştirmez''

Nebi sav:

''Bir ordu Kâbe’ye saldırmak üzere yola çıkacak; bir çöle geldiklerinde baştan sona bütün ordu yere batacaktır.

 Hz. Âişe: Yâ Nebi (sav)  onların arasında ticaret için yola çıkanlar ve  kötü niyetli  olmayanlar varken niçin hepsi birden yere batacaktır?

Nebi sav:

Hepsi birden yere batacak, âhirette yeniden diriltilip niyetlerine göre hesaba  çekileceklerdir”

 ''Öyle günâhlar vardır ki, onların cezası sadece yapanlara değil, o  günâhın yapılmasına göz yuman kimselere de erişir. Şu hâlde her koyun  kendi bacağından asılır, diye düşünmemeli, hadîs-i şerîfte haber verilen  cinsten bir belâ ile karşılaşmamak için kötülüklere aslâ göz yummamalı,  meydan kötülere bırakılmamalıdır. Şayet kötülere engel olunamıyorsa,  onlardan süratle uzaklaşılmalıdır.''

Bu hadis her okunduğunda insanı sarsıyor olsa gerek.

Zira, etrafta zulüm, faiz, yalan, gıybet, zan, israf vs. gibi her türlü eracif işlenirken ve bu zulümlere ve günahlara karşı uyarı ve tebliğ yapılmıyorken, yaratımsal kanun üzere hem dertten kurtuluş mümkün olmuyor, hem de gelecek olan bela ve musibetin masuma da dokunacağına işaret ediyor.

"... Bir toplum kendilerindeki özellikleri değiştirinceye kadar Allah, onlarda bulunanı değiştirmez..." (Rad, 13/11) hakikati aslında bizler için çok açık.

Allah’a savaş açan savaşına, o savaşı izleyen masum ise -çeşitli fetvalara sığınarak- sessizliğine devam ederken, bazıları ise Allah’tan kurtuluş bekliyor. Ve tüm bunlar yüzünden bazıları dinden uzaklaşıyor, fakir zillet yaşayarak hakikat dışına çıkıyor ve geride yaşanmaz aileler, ticaretler ve hayatlara sebep olunuyor.

Heyhat…