Paranız yoksa, satılmaya her an hazır olmalısınız!

Bireysel, aile, grup, topluluk veya ülke olarak maddi gücünüz yoksa masumda olsanız anında satılabilirsiniz.

Veya güçlü bir maddi gücünüz var ise size kolay kolay dokunamıyorlar. Ve bir şekilde aradan sıyrılıp işlerinizi yoluna koyabiliyorsunuz.

Tek tek gidelim:

Rusya-Ukrayna savaşından sonra dünya liderleri, Putin'in oligarklarının ve rüşvetçilerinin yaptırımlarla karşı karşıya kalacaklarını ve kaçamayacaklarını kesin olarak belirmişlerdi. Ama yapamadılar. Mevzu büyük ölçüde sözlerde kaldı

Bu durum bizlere çok şey anlatıyor. Eğer çok güçlü değilseniz, masum da olsanız bir noktadan sonra fazla bir öneminiz yok.

Eğer şartlar birilerini tercih yapma durumuna getirirse masumu değil, büyük çoğunlukla zalimi seçeceklerine emin olabilirsiniz.

Son küresel meseledeki birkaç örnekle ilerleyelim.

Alexei Miller, Gazprom'un başkanı.

90'lardan beri Putin'in en güvendiği adamlardan biri.

Putin'in ailesine sponsorluk yapan adamlardan biri olmasına rağmen batının yaptırım listesinde yok.


Bir diğer isim Putin’in en iyi adamlarından biri olan Abramovic. Abra’nın Chelsea hamlesi sonrası bütün işleri yoluna girdi. 🙂 Şirketleri hala Rusya Savunma Bakanlığı'na metal tedarik ediyor.

Benzer bir durum Bokarev, Potanin, Makmudov, Manassir, Berezkin vs. Gibi birçok Rus oligark için aynı şekilde işliyor. Üstelik bunların birçoğu somut suça karışmış isimler. (Sansür, organize suç, mafya vs…)

Ve düşünün, Medvedev gibi birisi dahi yatını farklı bir firmaya devrederek Finlandiya'da güvenli bir şekilde demirleyip varlıklarını korumaya devam ediyor.

Kısacası liste uzayıp gidiyor.

Öz itibariyle, Forbes’un en zengin Rus listesine baktığımızda sadece 46 Rus işadamının AB, ABD veya İngiltere yaptırımları altında olduğu görülüyor. Geriye kalan 154 işadamı ise hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyor.

Kısacası masum Ukraynalıların aylardır dünyadan beklentisi (Doğu Türkistanlıların, Filistinlilerin vs. beklediği gibi) pek işe yaramadı. Ve yarayacak gibi de gözükmüyor. Gözükmesi de mümkün değil. Gerçekçi olmadıkça da bu boş beklentiler nesillerin yok olmaya devam edeceğine benziyor.

Banka-faiz-borç köleliğinin geldiği son durum: Ülkeler birbirine muhtaç. Ve hiçbir ülke muhtaç bir haldeyken, o ülkenin liderine -zalim dahi olsa- rest çekme ihtimali yok.

Bu biraz da insanlığın suçu ne yazık ki.

İnsanların bu sistemi (ev, araba, zenginlik- faiz- hevesi vs.) desteklemeleri sonucu sistem birbirine bağımlı hale geldi. Ve kölelik düzeni bir anlamda resmileşti. Ve hala da insanlar sistemi desteklemeye devam ediyor.

Yapacak çok fazla bir şey yok şu aşamada.

Ancak çıkarılması gereken birçok ayrıntı var.

Şimdilik sadece ikisi;

A: Sisteme etki edemeyen köleler olarak önce sisteme destek vermeyi kesmek zorundayız. (Banka, faiz, kredi, menfaat, kısa yoldan zengin olma hevesi ile hareket etmemek vs…).

Unutmamak lazım, bankadan çekilen her kredi kölelerin sayısını artırıyor.

B: Hiç bir sisteme, kişiye vs. güvenmeyecek, poliyannacılık oynamayacak, tedbirli ve stratejik hareket edeceğiz. Dünyadaki kurulu kölelik sisteminin maaşlı köleleri veya sisteme etki edemeyen esnaf köleleri olarak A,B,C vs. gibi planlarımız olmak zorunda.

Aksi halde, bir zalim bir ülkeye girer oradaki masumları öldürür ve dünya izler. Ya da bir lider zalimleşerek şirketlerin istediği faşizm kurallarını uygulamaya başlar. (Kanada, Avusturya, Covid politikaları -aşı-vs. örneği).

Ve bizlerde haklı olmanın romantizmini yaşayarak sonumuzu beklemekle kala kalırız.

Son nokta, ne dünyanın Rusya’ya (savaş dışında) rest çekme gücü var. Ne de şu durumda masumların kazanma ihtimali.

Bu gerçekliği kabul edip ona göre hareket etmedikçe ne Ukrayna, ne de diğer ülkelerde zulm gören masumların kurtulma ihtimali söz konusu değil. (Rap, A. Navalny)

blog@rapolat.com

Önceki
Önceki

Dünyayı kimler nasıl yönetiyor? Bizleri nasıl esir aldılar?

Sonraki
Sonraki

Dünyanın En iyi Sporcularının Koçu Var, Sizin Mi Olmayacak?