‘’Zıvanasından çıkmış bu dünya eğer yeniden kurulmazsa..’’

‘’Her şeyin kendine göre bir mevsimi vardır.

Hayatınızın baharı eğitim ve bilgi ile geçirilmez ise hayatınızın yaz mevsimi ızdırap, sonbaharı da ümitsizlik ve inkisar içinde geçecektir.

Bu mevsimleri değiştirmeye de kimsenin gücü yetmez. Tohum atmayı yaz mevsimine bırakırsanız bahar da yaz da berbat olur. -Bir yaştan sonra ‘şu dili öğreneyim, bu dili öğreneyim’ demeyi bırakın, bellediğiniz dili koruma da bile zorluk çekebilirsiniz.-

Hafızanın engince çalıştığı bir dönem vardır ki, o dönemlerde ihmal ettiğiniz eğitimi daha sonra tedarik etmeniz mümkün olmayacaktır.

Eğer siz ilim, irfan, araştırma, okuma ve düşünmeye açık yetişir, gelecekteki araştırma malzemenizi şimdiden tedarik edip, geleceğe gerilim içinde yürürseniz geleceğiniz de parlak olacaktır.

Ama bahar dönemi iyi bir eğitim ile değerlendirilmez ve ‘hele bir diploma alalım, başımızın çaresine bakalım’ vs. gibi basit mülahazalarla meseleye yaklaşılırsa bahar zayi olur gider. Dolayısıyla zayi olmuş bir baharın baharında yaz gelişmez. Bitik bir yaz mevsiminin bağrında da, sonbahar da beklenen pozitif bir hasatı beklemek de hayal olacaktır.

Eğer, bahar mevsimi iyi biri eğitim, fikir ve alt yapı ile değerlendirilirse hem insanımız hem de dünya insanlığı mesut olacaktır.

Eğer adaleti temsil eden,

fevkalede merhametli,

alabildiğine diyaloğa açık,

herkesin duygu ve düşüncesini olduğu gibi kabul eden bir sistem/mekanizma yoksa…

Yani yeryüzünde dengeleyici bir unsur yoksa, insanlara yanlışlıklarında da dur diyecek bir güç yok demektir…

Ve böyle bir dünya da, dünyanın herhangi bir köşesinde akan kan seylaplarının, işkencelerin, tecavüzlerin, katliamların önü alınamaz. Böyle bir dünya da; Afrika da, Keşmir de vs. fecaat seyredersiniz. Kan görür, kan düşünür, kandan başka bir şey düşünemeyecek hale gelirsiniz.

Sözün geçmesi, ağırlığınız olması, gücü de aynı zamanda temsil etmeniz lazım ki, bu tür vahşetler karşısında söz sahibi olasanız ve sorunları çözebilesiniz.

Bu açıdan hayatınızın baharı, bir anlamda dünyanın sukunu ve huzuru ile bağlantılı bir nokta da bulunuyor.

Zıvanasından çıkmış bu dünya eğer yeniden kurulmazsa, bu dünya yaşanacak bir dünya değildir.  Her gün sağda solda kan, irin, her gün efgan, her gün hasret, her gün hicran… Böyle bir dünya da insani duygularını kaybetmemiş bir insanın huzur içinde yaşaması mümkün değildir.

Huzurun olacağı bir dünyayı inşa etmek, temel duyguları ve düşünceleri itibariyle öyle bir dünyayı kurmaya müsait fikri, ideali, mefkuresi olanlara bağlıdır.

Eğer bahar/eğitim/başlangıç/temeli atma çağınızı iyi değerlendirirseniz dünya insanlığına ferah, feza bir hayat yaşatmaya vesile olabilirsiniz…

Bugün yapacağınız bazı şeyler var ki, yarın bunları yapacak fırsat bulamayacaksınız. Bugün  düşüneceğiniz bazı şeyler var ki, yarın bunları düşünecek fırsatı bulamayacaksınız.

Bugün hafızana yerleştirdiğin bazı şeyler olacak ki, yarın bunları hafızana yerleştirme fırsatını elde edemeyeceksin. Zorlasan bile elde edemeyeceksin.

Bugün hayatın adına kurduğun bir kısım kurgular var ki, eğer bunları bugün planlayamazsan ve hayatını ona göre örgüleyemezsen, yarın bunları örgülemen mümkün olmayacak.

Bu açından senin bundan sonraki hayatın, bugünkü günün demektir. Bugünkü günün DAR ve SIKIŞIK olmasına rağmen, o kadar önemli ve o kadar ehemmiyetlidir ki, bu dönem senin gelecekteki o geniş hayatını kucaklıyor, bağrında büyütüyor, besliyor ve sistemi kurma imkanını sağlıyor.

&&&

METHOD VE KAFİRLİK

İdeli olan bir kişinin usulü, metodu, stratejisi olmalı. Meselelere ilmi olarak yaklaşabilmeli ve bir zaman planlaması yapabilmeli.

Mesela; Hangi saatte ne yapmalıyım? Zihnim açıkken hangi iş ile uğraşmalıyım? Yorgunken ne ile meşgul olmalıyım-gidip çalışmalı mıyım, yoksa bir çalışma içinde dinlenme yolu mu bulmalıyım?-

Eğer bunlar bir method ve planlanlama içinde ele alınacak olursa, çalışmak ve hayatın devamı ve  muvaffakiyet için önemli bir vasıftır. Çalışmamak ve tembellik bir kafir sıfatıdır. Tembel bir adam camiye gitse, oruçta tutsa, kabeyi tavaf etse, her sene hacca gitse de bünyesinde kendisi için tehlikeli bir küfür virüsü taşıyor demektir.

Aynı zamanda methodsuz çalışma da bir kafir sıfatıdır. Zaman planı yapmama, zamansız çalışma da bir kafir sıfatıdır. Planlı çalışma ise bir mümin sıfatıdır.

Kim mümin sıfatı taşıyorsa Allah ona iltifat eder. Allah hangi soydan, ırktan geldiğinize bakmaz. Hali hazırdaki vasıflarınıza bakar. Vasıflarınız mümin ise onu size ihsan eder. Vasıflarınız kafir ise Allah’tan mahkumiyet, mağduriyet alırsınız.

Günümüzdeki bir kısım kafirler hayatlarını çok iyi organize etmiş, planlamışlarsa, method biliyorlarsa, çalışkan iseler, cehaletten kaçıyorlarsa, ilim seferberliği içindeyseler, birbirilerine yardım ediyorlarsa, -bunların hepsi mümin sıfatıdır- Allah onlar hakkında hüküm verirken mümin sıfatlarına göre hüküm verecektir. Öyleyse onlar başarıya mazhar olacaklar.

Siz camiye gitseniz bile, kafir sıfatlarından sıyrılamadığınız için Allah tarafından hep mahkumiyet alacaksınız. Kainat kitabı eğer okunmaz, anlaşılmaz ise, ilerlemenin önü kesilmiş olacak ve bu dünyada da bunun cezasını çekeceğiz.

Ama bir insan kainat kitabını okur, didik eder, eşya ve hadiseleri hallac ederse kitabın hakkını vermiş olacak ve dünyada da mükafatını, ödülünü almış olacaktır.

Geleceğin dünyasını inşaa edecek fikir mimarlarının önemli vazifelerinden bir tanesi de budur.’’(Hz. Sahip)